Estetik yaklaşımlarda, hastanın kendine bakış açısı, kişiliği ve kişisel ilişkileri dikkate alınmalıdır. Ancak tüm bu faktörler değerlendirme ve tedavi planı içerisine dahil edildiği zaman başarılı bir sonuç alabilmek mümkündür. Estetik ve kozmetik dişhekimliğinin kapsamı o kadar geniştir ki, günümüzde dişlerin görünümü ile ilgili her şeyi içerisine almaktadır. Adeziv materyallerde Kaydedilen büyük gelişmeler neticesinde dişhekimliğinin kapsamı sadece sağlık ve fonksiyon amaçlı uygulamalardan farklı olarak estetiği daha ön plana çıkaran bir dişhekimliği stiline ulaşmıştır. Ancak daha iyi bir estetik görünüm için çaba sarfederken, fonksiyon gereksinimlerinin dikkat alınması gerekliliği de unutulmamalıdır. Sonuç olarak estetik dişhekimi, uyguladığı tedavinin estetik açıdan memnun edici ve fonksiyonel olduğu kadar doku dostu da olmasını sağlamak ile yükümlüdür. Estetik dişhekimliği, en saf haliyle dişhekimliği sanatıdır. Amaç fonksiyonu feda etmek değil, onu estetik tedaviler için temel olarak kullanmaktır. Dişhekimi doğal görünümlü, restoratif işlemler boyunca titizlikle kontrol edilmiş olan düzgün bir yumuşak doku mimarisi ile ahenk içerisinde bütünleşen restorasyonlar elde etmek için çaba sarfetmelidir.
Bu gereksinimler karşılandığında ve estetik ile fonksiyon arasında istenilen ilişki elde edildiğinde, hasta kendisini daha güzel hissedecektir. Dişin doğal morfolojik durumuna bağlı kalmak, başarılı estetik sonuçların ön koşuludur. Stomatognatik sistemin fonksiyonel mekanizmaları üzerinde yapılan araştırmalar, restoratif yaklaşımda iyi bir oklüzyon ve ideal estetik sonuçlar elde edebilmek için diş morfolojisine sadık kalınması ve bir dizi değişkenlerin belirgin olmayan biçimde uygulanması gerektiğini ortaya koymaktadır. Restorasyonların uzun süre fonksiyon görürken oklüzyon ve çiğneme kuvvetlerine karşı yeterli düzeyde dayanabilmesinden emin olabilmek için materyal ve teknikler dikkatli seçilmelidir.
Geçmişte fonksiyon ve estetik, restoratif işlemlerde sıklıkla birbirine rakip iki bileşen görünümünde idi. Genel kanıya göre. fonksiyonun sağlanması söz konusu olduğunda, estetikten ödün verilmesi gerekirdi; benzer biçimde estetik önem kazandığında ise, fonksiyon tehlikeye girerdi. Günümüzde her ikisini de aynı anda geliştirmek mümkün olduğundan bu standartlar artık geçerli değildir. Dişhekimliğinin en üst seviyesine ulaşmamızı sağlayan estetik dişhekimliği sayesinde doğal diş dizisinden ayırt edilemeyen restorasyonlar yaratılırken, estetik ve fonksiyonun başarıyla ve uyum içinde bir arada uygulanması mümkün olur.
Kaynak: Porselen Laminat Venerler Bilim ve Sanatı - Dr. Galip Gürel